KİTAP OKUMAYALIM MI ?

Bana göre kitap okuma sevilmez kitap okuma başlı başına bir ihtiyaçtır yemek yer gibi nefes alır gibi, hatta hayati bir ihtiyaç.. Hepimize sormuşlardır zamanında hala da soruyorlardır boş vakitlerinizde ne…yaparsınız ?? -Kitap okurum vs. Kitap okuma boş vakit işi değil, ayrıca boş vakit diye bir şey de yok sadece boşa geçirilen vakit var. Ben öğrenciye kitap okumayı sevdirmeyi değil de kitap okumanın bir ihtiyaç (ki bunun içinde tabiki sevgi de var) olduğunu, problemlerinin çözümünde kullanabileceğini gösterebilir, kendisini ve çevresini bu sayede tanıyabileceğini öğretebilirim; düşünmeyi öğretmek, öğrenmeyi öğretmek gibi, ama zevk işi olduğunu öğretmemeliyim bana göre. Evet Maslow’un hiyerarşisine bakalım; bir çok ihtiyaçtan yoksun bir birey, öğrenci ya da aile sizce zevk işi olarak öğretilmiş olan kitap okuma alışkanlığını kazanabilir mi ? Temel ihtiyaçları karşılanmadan sizce nasıl “zevki”yle uğraşacak ? Çünkü bu iş; zevk işi, boş vakit işi olarak öğretildi şu cevabı çok duyarız boş vaktim yokki okuyayım.. Özetle söylemek istediğim kitap okuma zevk işi değildir o yüzden ben kitap okumayı sevmek-sevdirmek gibi bir kavramı anlamlı bulmuyorum, kavram deyip geçmeyelim yanlış algılanan kavram yanlış uygulamalara sebep oluyor. Dolayısıyla sevip sevmeme gibi seçenekler barındıran bir işi (kitap okumayı) tercih durumuna getirdiğimiz an okuma alışkanlığı kazandıramayışımız bence gayet normal. Bireyin şunu demesi de gayet normal zevkime hitap etmiyor, boş vaktim yok, tarzım değil vs.

Yayım tarihi
Haberler olarak sınıflandırılmış

Yorum Gönderin

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir